Eğitim Sistemimizde Tüm Yollar Sınava Çıkıyor!

Ülkemizde eğitim sistemiyle ilgili sürekli bir değişim dönüşüm isteği gündeme alınır. Ders müfredatları, ders çeşitleri, ders sayıları ve okullardaki haftalık ders çizelgeleri eğitim sisteminde en sık değiştirilen bölümlerin başında gelir. Eğitimde değişmeyen temel bir unsur var ki; o da merkezi SINAVLARDIR.

Eğitimle ilgili tartışmalar dur durak bilmeden devam etmektedir. Eğitim hizmetini alanlar da eğitim hizmetini verenler de eğitim konusundaki rahatsızlıklarını farklı boyutta dile getirmektedirler… Eğitimde karar vericiler ise süreci sürekli sistem içerisinde yeni değişim ve dönüşüm arayışlarla yönetmeye çalışmaktadırlar.

Eğitimle ilgili sorunların temelini eğitim politikalarında ve eğitime ilişkin bakış açılarında aramak gerektiğini düşünüyorum.  Eğitim üzerine sürekli yazılar kaleme alıyorum. Gözlemlerim bana eğitimle ilgili bakış açımızda sorunlar olduğunu göstermektedir. Öğretim kavramını çoğu zaman eğitim yerine kullanma hatasına düşüyoruz. Öğretim kavramı,  öğretmek fiilinden türemiş, bir müfredatı belli plan ve program dâhilinde öğretme süreci için kullanılan bir kavramdır. Eğitim kavramı ise daha geniş ve öğretim sürecini de içine alan bir kavramdır.

Eğitim öğretimde amacımız; düşünen, yorumlayan, sorgulayan, üreten, kendini doğru ifade edebilen ve kendini yönetebilen özgür bireyler mi yetiştirmek, düşüncelerini sadece sınavlarda sunulan seçenekler arasına sıkıştıran, sınavdan sınava koşan bireyler mi yetiştirmek?.. Bu sorunun anlamlı ve önemli bir soru olduğunu düşünüyorum. Eğitim öğretimle ilgili bakış açımızın nasıl olması gerektiğinin yanıtını da bu soruda aramak gerektiğini düşünüyorum.

Ülkemizde eğitim sistemiyle ilgili sürekli bir değişim dönüşüm isteği gündeme alınır. Ders müfredatları, ders çeşitleri, ders sayıları ve okullardaki haftalık ders çizelgeleri eğitim sisteminde en sık değiştirilen bölümlerin başında gelir. Eğitimde değişmeyen temel bir unsur var ki; o da merkezi SINAVLARDIR.

Ders öğretim yöntem ve teknikleri eğitim politikaları ve eğitim bakış açımızla uyumlu olmalıdır. Eğitim sistemimizde uzun yıllardır öğretmen merkezli eğitim modelinden öğrenci merkezli eğitim modeline geçmekten söz edilir. Eğitim sistemimizde gerçekten öğrenci merkezli bir eğitim modeli mi uygulanıyor? Öğretmenlerimiz öğrenci merkezli eğitim modellerinden, hangilerini ne kadar uygulamaktadırlar? Bu konuyla ilgili ciddi araştırmalara ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Öğretim yöntem ve teknikleriyle ilgili yaptığım literatür taramalarında konuyla ilgili yeterli dokümanın olmadığını gördüm. Eğitim kurumlarındaki öğretmenlerle yapılan görüşmelerde edindiğim izlenim; öğretmenlerin en çok anlatım, soru-cevap, slâyt üzerinde sunum şeklinde dersleri anlattıklarını göstermektedir. Öğretmenlerle yapılan görüşmelerde; derslerde uygulama, deney, gezi-gözlem, çoklu zekâ kuramına uygun modeller ve diğer öğretim yöntem ve tekniklerinin ise yeterince uygulanmadığı ya da uygulansa bile sistemin buna uygun olmadığı görüşünde birleştiklerini ifade etmektedirler. Özel öğretim kurumları ise, öğrencileri merkezi sınavlara en iyi hazırlayan, soru çözüm yöntem ve tekniklerini en iyi öğreten öğretmenlerin en çok tercih edilen öğretmenler olduğunu ifade etmektedirler. Bir özel öğretim kurumunda öğrenciler tarafından çok tercih edilen öğretmene hangi öğretim yöntem ve tekniği kullanıyorsunuz? Diye sorduğumda öğretmen gülerek; “Hocam, her yiğidin bir yoğurt yiyişi var… Ben yıllardır kendime özgü bir yöntem ve teknik kullanıyorum. Benim öğrencim testlerde başarılı olur. Hızlı ve pratik soru çözme tekniklerini öğretiyorum.” dedi. Özel öğretim kurumlarındaki öğretmenler, öğretim yöntem ve tekniklerini tamamen kendi deneyimleriyle şekillendirdiklerini ifade etmektedirler. Resmi eğitim öğretim kurumlarındaki öğretmenler ise merkezi sınavlar nedeniyle derslerinde uygulamalara yeterince yer vermediklerinden yakınmaktadırlar. Yazımın başından beri ifade ettiğim gibi, eğitim sistemimizde tüm yollar sınavlara çıkmaktadır!

Eğitim öğretimde öğrenmeyi öğrenmek konusunda ciddi çalışmaların yapılmasına ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Öğrenme, öğrencinin parmak izi gibidir. Eğitim sistemimizdeki sınavlar nedeniyle, öğretmenler eğitim kurumlarında öğrencilerin bireysel farklılıklarına ve öğrenme kapasitelerine uygun öğretim yöntem ve tekniklerini uygulayamadıklarını ifade etmektedirler.

Eğitimde sınav odaklı yaklaşım yerine gelişme odaklı bir yaklaşım esas alınmalıdır. Eğitim sisteminde öğretmenlerin yetiştirme süreci tekrar gözden geçirilmelidir. Öğretmenlerin meslek içerisinde kendilerini yenilemelerine olanaklar tanınmalıdır. Ancak, uzman öğretmenlik ve başöğretmenlikle ilgili uygulamalarla eğitim öğretim hizmeti veren öğretmenler de kariyer basamakları sınavlarına alınarak, eğitimde sınavlarla ilgili çıta daha da yükseltmiş oldu. Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği’nin yayımlandığı gün bazı eğitim haber sitelerinde öğretmenlik kariyer basamakları sınavlarına hazırlık kitaplarının reklamlarının yer alması da ülkemizde sınav sektörü ile ilgili bir hayli düşündürmektedir… Geleceği aydınlık, yarınları umut dolu bir nesil için, “ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM”…

KAYNAK: https://egitimajansi.com/ali-gungor/egitim-sistemimizde-tum-yollar-sinava-cikiyor-kose-yazisi-3522y.html

0 Paylaşımlar

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*