İYİ OLANLARIN DEĞİL İYİ OYNAYANLARIN DÜNYASI
Sheakespere “artık iyi olanların değil iyi oynayanların dünyası burası” derken bugünleri görürcesine ne güzel tespitte bulunmuştur.
Dünya bir yerlere yetişmek ister gibi hızla dönüyor ve zaman ilerliyor. Tarihin ve zamanın akışı içinde iyiler ile kötüler sürekli mücadele vermişlerdir. Bu mücadelede her zaman iyiler ve iyilik kazanmış, iyiler yaptıkları iyilikler ile baş tacı edilirken, kötüler ve zalimler tarihte zulümleriyle lanetle anılmışlardır.
Yeryüzünde iyilik ve kötülük olduğu müddetçe de bu durum değişmeyecektir.
Ancak zamanla Makyavelizm’in temel felsefesi olan “amaca ulaşmak için her türlü araca başvurmanın uygun olduğu” düşüncesi insanların kafalarına ve kalplerinde yer elde etmeye başlamasıyla birlikte iyi olan değil iyi oynayan prim yapmaya başlamıştır. Artık iyiler değil iyi oynayanlar kazanmaktadır.
Bir toplum için iyi olmaktan ziyade hedefine ulaşmak için her şey meşrudur anlayışıyla iyi rol oynamaya çalışmasından daha tehlikeli bir durum olamaz.
Benim memurum işini bilir anlayışı, TV film ve reklamlarında lüks hayat özentisi, insanların piyango ve kumara teşvik edilmesi gibi yaklaşım ve uygulamalar ile insanlar artık iyi olmaya değil hedefe varmak için iyi oynamaya çalışmaktadırlar. Günümüz insanımız artık hayallerine, piyango biletiyle, at yarışlarıyla, kısa yoldan köşeyi dönmek düşüncesiyle ulaşmaya çalışmaktadır. Çalışmanın ve helal kazancın ne büyük bir nimet olduğunu ve iyiliğin temelini oluşturduğunu bilmekten uzaklaştık. Aslında uzaklaştığımız kendi vicdanımız ve kalbimizdi.
İyi olmayı ve iyi olabilmeyi unuttuk, iyi oynamaya özendik. Özendik ve kaybettik. Rolümüzü iyi oynamaya çalışırken kötünün ve kötülüğün yanında yer aldık.
İşte o yüzdendir ki artık hiç ama hiç şikayet etmeye hakkımız yok. “Belki de bu dünya başka bir gezegenin cehennemidir” belli mi olur?
KAYNAK: GÜLLÜ HUKUK OFİSİ – https://avibrahimgullu.com/iyi-olanlarin-degil-iyi-oynayanlarin-dunyasi/